13 Mayıs 2016 Cuma

Mucizevi Sudo Krem

Uzunnnnnn bir aradan sonra herkese yeniden merhaba :) İş,ev, hayat telaşı derken buraları biraz ihmal ettik farkıdayız :) Bu süre zarfında ne yaptık boş durmadık ve bir sürü ürün keşfinde bulunduk, bugün ilkiyle başlayalım. Mucize olarak gördüğüm "sudo bebek bakım kremi".

Sudo Krem irlanda menşeli, bebekler için üretilmiş pişik ve bakım kremi aslında. Ama formulasyonu bebeklere yönelik ve içeriği temiz olduğundan dolayı tüm cilt tipleri gönül rahatlığı ile kullanabilir.



Sudo krem nerelerde kullanılır:
1- Sivilce tedavisinde. ( Benim gibi sivilcelere tahammülünüz yoksa en ufak kızarıklık sizi rahatsız ediyorsa, sivilcenin üzerine gece yatmadan sürün ve sabah kalktığınızda farkı göreceksiniz.)
2- Kızarıklıklarda.(Tahriş olmuş, kuru ciltler için kesinlikle doğal çözüm.)
3-Kabarıklıklarda
4-Güneş yanıklarında
5- Morluklarda ( Sürekli benim gibi sağa, sola, masaya, sehpaya çarpan biri iseniz moraran bölgelerin üzerine sürün ve bekleyin).
6-Yanıklarda (Aşırı ciddi yanıklar için yeterli olmayacağını düşünüyorum, en azından henüz kendimi yakmadım ve kullanmadım. Ama kızartma yaparken ya da herhangibir şey için çaydanlığa eliniz yapıştığında işinizi görecektir.)
7-Uçuklarda (%100)
8-Cilt lekelerinde (Yoğun cilt lekeleriniz yok ise hafif lekeleri açacaktır.)
9- Egzamada
10-Yatak yaralarında
11-Pişiklerde
12-İsilikte

Ürünün formulasyonu oldukça yoğun ve beyaz bir yapıda. Gündüz kullanımına uygun değil. Gece yatmadan önce yüzünüze herhangi bir kullandığınız sivilce kremi ile de uygulayabilirsiniz. Kokusu ciltte bebek pudrasını andrıdan temiz bir koku bırakıyor.



Ürün bebeklere yönelik olduğu için gönül rahatlığı ile kullanabilirsiniz. Özellikle sivilceli ciltlere şiddetle tavsiye ediyorum :)

Takipte kalın, sevgilerle.. :)

8 Nisan 2016 Cuma

Fırında Şakşuka

Serin bir Bursa sabahından herkese merhabalar ve hayırlı cumalar :)

Bugün sizler için büyük küçük herkesin tadına bayılacağı ve yapımı basit, sağlıklı Fırında Şakşuka tarifini paylaşmak istiyorum.


7 Nisan 2016 Perşembe

The Balm- Nude'tude Far Paleti

Güneşli ve sıcacık bir günden herkese güüü nayyy dınnn :)

Yılbaşı Gratis indirimden çok uygun fiyata aldığım The Balm'ın efsane far paletlerinden Nude'tude deyimlerimi sizlerle paylaşacağım.


Öncelikle ben çok fazla far kullanan biri değilim, sabahları işe giderken saatlerce far karıştıracak vaktim yok açıkçası :) Ama bazen göz kapaklarımda ki yorgun ve soluk görünümü alması için nude tonlarda nadirde olsa far kullanıyorum.Genelde far kullandığım zamanlarda rosegold, gold ya da toprak tonlarını tercih ediyorum. Göz kapaklarında ben buradayım diyecek tarzda bağıran far görünümünden hoşlanmadığımı belirtmek isterim. Doğallık kalp ben :)


6 Nisan 2016 Çarşamba

Millenium Üçlemesi 1 - Ejderha Dövmeli Kız

Uzun bir aradan sonra herkese mutlu,huzurlu günler :)

Bugün sizler için çok severek okuduğum, hatta işlerimi yaparken bile elimden bırakamadığım bir serinin ilk kitabı hakkındaki yorumlarımı anlatmak istiyorum. Benim düşünceme göre herkesin her konuda farklı zevkleri olduğu gibi kitap konusunda da zevkler tartışılmaz. Ama Millenium Serisini okuduğunuzda kitaplığınızda olması gereken bir seri olduğuna sizde emin olacaksınız. Seri 3 kitaptan oluşmaktadır. Kitabın kalın olması sizi kesinlikle korkutmasın hatta sonlarına yaklaştığınızda kitap bitmesin diye üzülmeye başlayacaksınız.



Rimmel- Vintage Pink

Aslında makyaj konusunda olmazsa olmaz ürünlerimin başında benimde rujlar geliyor :)

Bugün sizlere Rimmel London Moisture Renew serisinden bahar makyajınızla uyum içerisinde kullanabıieceğiniz Vintage Rose (180 ) renginden bahsedeceğim.


Rimmel London markasının birçok ürününü severek kullanıyorum, ama rujları kesinlikle mükemmel. Rimmel London Moisture Renew 'in yapısı oldukça kremsi, sürümü kolay ve sürdükten sonra kesinlikle dudakları kurutmuyor. Bendeki Vintage Rose rengi, gül kurusu ve kahve alt tonlu olması diğer nude rujlara göre daha belirgin bir dudak rengi sağlıyor. Dudağınızda uygun makyaj ile doğal bir görünüm yakalamak mümkün. Hem  dudağınızda bağıran çok belirgin bir ruj rengi yok, hemde yüzünüze renk gelmesini sağlayan bir renk :)

MAC - Liquid Eye Liner

Uzun bir aradan sonra herkese merhaba:),

Eye liner artık göz makyajımızın olmazsa olmazı haline gelmişken sizlere yeni keşfimden bahsetmek istiyorum. Yaklaşık iki haftadır severek kullandığım MAC- Liquid Eye Liner, gün boyu bozulmadan gözünüzde kalan ve oldukça siyah olan sıvı eyeliner. 


Konik ucu sayesinde ben göz kapağıma çok kolay bir şekilde uyguladım ve diğer sıvı eye linerlar gibi keçeli kalem sürüyormuş hissi yaratmadı. Sürerken ise göz kapağında dağılma ya da akma olmaması ile benden geçer not aldı.


30 Mart 2016 Çarşamba

Sütlü Mısır Çorbası



Herkese merhabalar :)


Bugün mısır severler için mükemmel bir mısır çorbası tarifim var. Ben şahsen mısırın her türlüsünü çok sevdiğim için nesi olursa yiyebilirim diyenlerdenim. Umarım sizlerde bu çorbayı beğenirsiniz ve denemeye değer bulursunuz.

Malzemeler

2 yemek kaşığı tereyağı
2 yemek kaşığı un
2 su bardağı süt
2 su bardağı su
1 kutu konserve mısır
Tuz


Moda'da Mükemmel Pizzacı Beppe



Herkese Merhaba :)


Bugün sizleri Moda'da en güzel pizza ve makarnakları yapan "Beppe Pizzeria" ile tanıştırmak istiyorum. Yanımızda italyan mutfağına aşina olan bir arkadaşımız olduğu için onunda fikirlerini merak ediyordum açıkçası.




İçeri girdiğiniz zaman sizi ilk mükemmel kokular karşılıyor ve iştahınızın açılmasına neden oluyor. Ben yanlış hatırlamıyorsam daha önceki tercihlerimi de hep "Extra Rossa (Pizza sosu ve peyniri, dana jambon, dana kıyma, dana sucuk, mısır, soğan, siyah zeytin, taze mantar, yeşil biber)"dan yana yapmıştım ve bu gidişimde de yine onu tercih ettim. Aslında yoğun et tadından çok fazla hoşlanmam ama buranın malzemeleri nedense ön yargımı kırmayı başardı diyebilirim. Kullanılan malzemeler kesinlikle dondurulmuş değil ve hepsi taze zaten tadından da anlamanız mümkün. Hamuru ince ve oldukça lezzetli malzemelerinin bol olması ise ilk etapta gözünüzü bile doyuruyor :)


29 Mart 2016 Salı

Saç Bakım Rutinim- John Frieda Serisi


Herkese soğuk ama güneşli bir günden merhaba :)

Bugün sizlere saç bakım rutinimden bahsetmek istiyorum :) Daha önceki yazımı okuyanlarınız bilir, benim saçlarım düz, doğal sarı ve aşırı ince telli malesef, kırılmaya yıpranmaya dünden razılar anlayacağınız.. Durum böyle olunca kullandığım ürünlerde aşırı titiz davranıyorum. Bugüne kadar denemediğim almadığım çok az ürün kalmıştır. Ama üniversiteden beri farklı serilerini ara ara kullansamda asla vazgeçemediğim şampuan "John Frieda" serisi oldu.



John Frieda şampuanları amonyak ve peroksit içermiyor, sanırım tercih etmemdeki en büyük sebepler arasında bunlar yer alıyor. Ben sarı saçlara özel olan seriyi "Sheer Blonde-Sarı Saçlara Güneş Işıltısı İçin Şampuan" kullanıyorum. Şampuan, bakım kremi ve 2-3 haftada bir yoğum bakım maskesini uyguluyorum ve gerçekten benim saçlarıma inanılmaz iyi geliyor. Sarı saçlı olanlara şiddetle öneriyorum.

28 Mart 2016 Pazartesi

Yalancı Boyoz Böreği





Güne herkese mutlu haftalar dileyerek başlayalım :)

Boyoz normalde İzmir'e özgü bir lezzettir. Bunu bilmeyenemiz yoktur. Boyoz, İspanyolca yazılışıyla bollos, "küçük somun" anlamına gelen bollo sözcüğünün çoğuludur. İspanyolca iki L harfi Y sesiyle okunur. Tabiki de benim birazdan vereceğim tarif adının da belittiği gibi yalancı bir boyoz tarifi olup İzmir'de yedikleriniz gibi değil :) Ama en az onun kadar lezzetli ve bir o kadar da yapımı kolay bir börektir.


Malzemeler

6 adet yufka

Yufkaları ıslatmak için:

1 su bardağı sıvı yağ
1 su bardağı su

Doğal Taşların Enerjisi- Sert Mineral

Herkese merhaba :)

Geçen hafta istanbul gezimizde sizler için bir çok yer keşfettik ve bunlardan biri de Türkiye'nin ilk doğal taş dükkanı "Sert Mineral". Ben doğanın ve biyoenerjinin gücüne inanan bir insan olarak doğal taşlara her zaman ilgi duymuşumdur. Neticede enerjisel bir döngüden bahsediyoruz :)


Bildiğiniz üzere piyasada bu işi sadece ticari amaçlarla, gerçek doğal taş olmadan satan birçok firma var bu konuda " Sert Mineral" sizi hayal kırıklığına uğratmayacaktır.:)

27 Mart 2016 Pazar

The Balm Efsanesi Mary-Lou Manizer

Herkese yeniden merhaba:)


Malum bahar geliyor derken uludağa kar yağmasıyla kışı yine benimseyip, şallarımıza, montlarımıza gömüldük. Benim için böyle havalarda pazar demek, sıcacık evde oturup mutlu, huzurlu bir şekilde kahve, kitap alıp evde pineklemekten ibaret:) Bende boş boş otururken sizlere birkaç paylaşımda bulunayım dedim.



Gelelim meşhur The Balm'ın Lou kardeşlerinden benim #ensevdiğim tenime en çok yakıştırdığım Mary Lou Manizer :) Makyajda en popüler ürünlerden biri olan highlighter cildinizi aydınlık, sağlıklı ve bakımlı gösterecektir. İster yağlı cildiniz olsun, ister kuru doğru kullanımda her cilt tipinde mükemmel görünümü yakalayabilirsiniz. Aydınlatıcılar, yüzünüz belirginleştirmek istediğiniz kısımlarına sürülen, ışıltılı, minik simler içeren, ışık ile hafif parıldayan kremsi ya da toz şekilndeki ürünlerdir. Yüzünüzde rahatsızlık duyduğunuz burun kemiği, sivilce gibi yerlere kesinlikle uygulamayınız. Aksi takdirde onları daha belirginleştirmiş olursunuz .

25 Mart 2016 Cuma

3-2-1 Poğaça

Herkese merhaba :)

Bugün sizlere aniden gelecek olan misafirleriniz için yumuşacık bir poğaça tarifi vereceğim. Adını içinde bulunan malzeme miktarlarından alıyor. İlk duyduğumda bana da çok garip gelmişti ama tarifi deneyip tatma fırsatı yakaladığımda çok güzel olduğuna kanaat getirdim. Umarım sizlerde beğenir ve misafirlerinize sunarsınız.

Malzemeler
  • 3 paket kabartma tozu
  • 2 su bardağı yoğurt
  • 1 su bardağı sıvı yağ
  • 4,5 su bardağı un
  • 2 çay kaşığı tuz
İç malzemesine istediğinizi koyabilirsiniz. Ben her çeşit denedim ve hepsi güzel oldu. İsterseniz zeytin isterseniz peynir ya da patates koyabilirsiniz.

İç malzemesi için:
  • 1 adet soğan
  • 5-6 adet patates
  • Tuz
  • Sıvı yağ
  • Salça
Üzeri için:
  • Galeta unu
Hamur malzemelerini bir kaba alıp yoğuruyoruz. Üstünü nemli bir bezle örtüp yaklaşık 30 dakika dinlendiriyoruz. Hamurumuz dinlenirken diğer tarafta iç malzemelerini hazırlıyoruz. Patatesleri yıkayıp haşlıyoruz. Haşlanan patatesleri bir çatal yardımıyla eziyoruz. Diğer tarafta tavaya sıvı yağı koyup soğanı kavuruyoruz. Salçasını da ekledikten sonra patatesleri de üzerine ekledikten sonra bir miktar birlikte kavurup ocağın altını kapatıyoruz. İç malzememiz ılındıktan sonra hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp elimizde yuvarlayıp açıp ortasına malzememizden koyup yuvarlayıp galeta ununa buladıktan sonra fırın tepsimize diziyoruz. Daha önceden ısıtılmış fırında 180 derecede pişiriyoruz. Yumurta sürülmediği için poğaçalar kızarmaz. O yüzden kontrollü bir şekilde pişirmeniz gerekiyor.

Afiyet olsun, mutlu haftasonları :)

Büşra.


Jacqueline Cookies

Yıllar önce cihangirde boş boş dolaşırken keşfettiğim, o günden bu yana benim hayatımda yediğim en güzel cookiler olmayı başarmış olan muhteşem yerdir.. Adını sahibi Tarık Bey'in inanilmaz tatli ve hos sohbet annesi jacqueline'den alan bu güzide cookieci bünyede bağımlılık yapıyor.Tattaki yokuşunun sonunda küçücük sıcak bir dükkan olmasının yanı sıra güler yüzlü çalışanları ile enfes cookieler birleşince Jacqueline Cookies en sevdiğiniz yerlerin arasına girmesi kaçınılmaz oluyor :)



Kurabiyeler sakız kıvamında ve yumuşak olduğu için bizi biraz aşılmışın dışına götürüyor. Benim yılladır favorim olan white chocolate ve dark chocolate. Tabi asla pişman olmadan hepsini deneyebilirsiniz.

23 Mart 2016 Çarşamba

Tavuk' lu Yoğurtlu Çorba (Yalancı İşkembe)

Merhaba ; Bursa' nın lodosu meşhurdur bilirsiniz bugünde acayip bir lodos var, ne yapılır bu durumda tavuklu çorba dedim ve sizlere tarifini paylaşayım istedim umarım beğenirsiniz.

Malzemeler 
  • 3 su bardağı yoğurt
  • 3 su bardağı su
  • 3 yemek kaşığı un
  • 1 adet yumurta
  • 1 adet tavuk göğsü (4 lü paketlerde satılanların 1 tanesi)
  • Tuz
Yapılışı

Tavuklu çorbanın bütün işlemlerini aynı akşamda yapmak biraz vakit alacağı için biz çalışan hanımlara tavsiyem benim yaptığımı yapmalarıdır. Ben 4 lü pakette göğüsleri alıyorum kaynatıyorum sonra parçalayıp dondurucuya atıyorum çorbayı yapacağım zaman hemen istediğim kadarını kullanıyorum böylece 3 çorbalık garantim oluyor. :)

Normalde terbiyeli yapılır yoğurtlu çorbalar ama ben malzemeyi atıp direk işe başlıyorum ;) Yoğurt ve suyu karıştırıp ayran kıvamına getiriyoruz, içine 1 yumurtayı ilave ediyoruz (sarısı ve beyazı hepsi)  unumuzu katıyoruz karıştırıp ocağı yakıyoruz. Sürekli karıştırmak gerekli kesilmemesi için. Kaynadıktan sonra daha önce haşlamış olduğumuz tavuk göğüsleri elimizle parçalayıp kaynamış olan çorbaya ilave ediyoruz. İstediğimiz kadar tuz ilave ediyoruz. 2 dk daha kaynatıp kapatabiliriz.



Yalancı işkembe dememin sebebi ise serviste sarımsak ve sirke kullanmam daha lezzetli yapıyor çorbayı tabi tercih sizin isterseniz tereyağ da kızdırıp dökebilirsiniz. Afiyet Olsun ;)



Yeliz.


22 Mart 2016 Salı

Piyano Kek

Bugün sizlere hem pratik hem damak tadınıza uygun hem de misafirlerinize sunabileceğiniz bir kek tarifi vereceğim. 

Malzemeler



  • 2 adet yumurta
  • Yarım su bardağı şeker
  • Yarım su bardağı süt
  • Yarım su bardağı sıvı yağ
  • 1 su bardağı un
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1 paket vanilya
  • 2 yemek kaşığı kakao
Keki ıslatmak için:
  • 1,5 su bardağı süt
  • 2 yemek kaşığı kakao
Kreması için:
  • 3 su bardağı süt
  • 2 fincan şeker
  • 2 fincan un
  • 1 paket krema
Üzeri için:
  • Kakao
Yumurtaları ve şekeri köpürene kadar çırpıyoruz. Ne kadar çok çırparsak kekimiz o kadar çok kabarır. Daha sonra kek için gerekli olan bütün malzemeleri ekleyip çırpıyoruz. Kek malzemesi gözünüze az gelebilir fakat pişince kabardığını sizde göreceksiniz. Yağlamış olduğunuz kare borcama kek harcınızı döküp önceden ısıtılmış 175 derece fırında yaklaşık 20-25 dk pişiriyoruz.

Kek pişerken diğer yanda kremasını hazırlıyoruz. Sütü, unu ve şekeri karıştırarak kaynayana kadar pişiriyoruz. Ocaktan alıp soğumaya bırakıyoruz. Ilıyınca 1 paket kremayı içine koyup mikserle çırpıyoruz. 

Ilınmış olan kekin üzerine 1,5 su bradğı sütle karıştırdığımız kakaoyu gezdirerek yediriyoruz. Daha sonra kekin üstüne hazırladığımız kremayı döküyoruz. Üstüne de kakao serperek buzdolabında vaktiniz varsa 1 gün yoksa 4-5 saat dinlendirerek afiyetle yiyebilirsiniz :)

Büşra.

BB Krem Mucizevi Cilt Kusursuzlastirici



Birazda sevmediğim ürünler listeme göz atalım..


Yaz aylarında genellikle ten ürünlerini olabildiğince aza indirmeye çalışıyorum ve neredeyse kullanmıyorum. Geçen yaz keşfettiğim ancak 1 ay içerisinde yüzüme sivilcelenme, akne oluşumu hatta kendi tabirimle yüzümü haritaya çeviren ürünün ta kendisi "BB Krem Mucizevi Cilt Kusursuzlastirici". İlk kullanmaya başladığımda yapısı, örtücülüğü oldukça hoşuma gitmişti ancak, zamanla yüzümde oluşturduğu deformasyon beni kendinden soğuttu diyebilirim. Ürünü yaklaşık 1 ay kullandım ve #ensevmediğim  listesinde zirveyi zorluyor. Ürünün sadece bende bu şekilde etki yarattığını düşünüyordum, ancak kullanan arkadaşlarımdan da aynı geri bildirimleri alınca ürün hakkındaki düşüncelerim sabitleşmiş oldu.





Gelelim "Garnier Göz Roll-On'a; yapısını başlarda çok beğendiğim ama bir hafta içerisinde göz altlarımda kızarıklıklar ve bir tane sivilce görünce anında #ensevdiğim ürünler listesinde o da yeri aldı. Bildiğiniz üzere göz bölgesi oldukça hassas ve kolay deforme olabilen bir bölge olduğu için seçici olmakta fayda görüyorum.Göz çevresi ürünler alırken içeriğine ve yapısına dikkat etmekte fayda var. Bir daha kullanmayacağımı düşünerek, sizlere ne yazık ki tavsiye etmiyorum..


Sevgilerle..

Özge.

John Frieda Luxurious Volume Sprey

Herkese yeniden merhaba :)

Bugün sizlere benim uzun zamandır severek kullandığım "john frieda luxurious volume sprey"'den bahsetmek istiyorum. Öncelikle benim saçlarım düz ve ince telli olduğu için çok yıkamaya maruz kaldığı zaman saçlarımda sönme, hacimsizlik gibi durumlar olabiliyor. Daha önce John Frieda'nın  Volume şampuan serisini kullanmıştım ve yine çok başarılı bulmuştum. 
FullSizeRender.jpg görüntüleniyor
FullSizeRender.jpg görüntüleniyor



John Frieda Luxurious Volume Sprey
Fiyatı: 22.50

John Frieda Luxurious Volume Sprey'i saçlarınızı yıkadıktan sonra (kesinlikle temiz saça uygulayın) nemli saçlarınızın diplerinden başlayarak, uçlarına hafif gelecek şekilde sıkabilirsiniz. Daha sonra kurutma makinesiyle saçlarınıza istediğiniz şekli verip daha hacimli durmasını sağlayabilirsiniz. Gözle görülür farklar olduğunu göreceksiniz. Benim #ensevdiğim yanı saçlarda ağırlık ve normal hacim verici köpük kullandığınızda saçların kıtır kıtır sert olmaması idi. Hazır yazda yaklaşıyorken şans verilecek ürünler listenize kesinlikle eklemelisiniz :)

Saç bakım rutini yazımla çok yakınla sizlerleyim :) Takipte kalın ..

Sevgilerle..

Özge.

18 Mart 2016 Cuma

Brownie Kurabiye

Haftanın son gününden herkese selamlar ve hayırlı cumalar :)

Bugün sizlerle benim çok sevdiğim bir tatlı olan Brownie Kurabiye'nin tarifini paylaşmak istiyorum. Adının kurabiye olduğuna bakmayın bu ıslak olanından bir kurabiye. Şahsen ben kurabiyeden pek hoşlanmam ama bu ıslak olduğu ve ağızda dağıldığı için tam benim damak tadıma göre. Umarım sizlerde beğenirsiniz ve misafirlerinize yaparsınız.


Malzemeler



  • 125 gr oda sıcaklığında margarin veya tereyağı(Ben tereyağı kullanıyorum)
  • 1 çay bardağı sıvıyağ
  • 3 su bardağı un
  • 1 çay bardağı pudra şekeri
  • 1 adet yumurta
  • 2-3 yemek kaşığı kakao
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1 paket vanilya
Şerbeti için:
  • 1 su bardağı su
  • 1 su bardağı toz şeker
  • Limon
İlk olarak şerbeti hazırlayarak ılımaya bırakıyoruz. Bunun için suyu, şekeri ve bir kaç damla limonu tencerenin içine alarak kaynatmaya başlıyoruz. 5-6 dakika kadar kaynadıktan sonra altını kapatıyoruz.

Malzemeleri yoğuracağımız kabın içine unu, yumurtayı, kakaoyu, pudra şekerini, vanilya, kabartma tozunu, sıvı yağı ve oda yumuşaklığına gelmiş tereyağını alarak yoğurmaya başlıyoruz. Ele yapışmayacak bir hamur elde edene kadar yoğuruyoruz.

Hamur kıvamını aldıktan sonra bir tepsiye yağlı kağıt yayıyoruz ve hamurdan ceviz büyüklüğünden parçalar alıp yuvarlak şekil verdikten sonra tepsiye yerleştiriyoruz. Bütün hamur için aynı işlemi uyguluyoruz. 200 derece fırında 10 dakika kadar (üzeri çatlayıncaya kadar) pişiriyoruz. Kurabiyelerin ilk sıcaklığı gittikten sonra ılınmış olan şerbetin içine batırıp servis yapacağımız tabağın içine çıkarıyoruz. Üzerine hindistan cevizi serperek servis yapabilirsiniz.

Afiyet olsun :)

Büşra.

Avokado

Yarın sabahın erken saatlerinde kalmayacak olmamın verdiği mutluluk ile herkese iyi akşamlar :)

Avokado ile yeni tanışan biri olarak avokadonun faydalarını sizler için yazmak istedim.Tadını anlamsız ve tatsız buldum ancak; araştırmalarım sonucunda tam bir şifa kaynağı olduğunu öğrendim. İlk avokadolarımın ana vatanından (Burkina Faso) gelmesi ise benim için şans oldu ;) Avokadoyu bana tavsiye eden  arkadaşıma (Asya) burdan teşekkürlerimi sunuyorum;) Gelelim avokadonun faydalarına:

Avokadonun Faydaları
Kabızlığa karşı etkili, bağışıklık sistemini güçlendirici özellikleri bulunmaktadır. İçerdiği doymamış yağ asitleri kanda kolesterolün yükselmesini önler dolayısıyla kalp ve damar hastalıkları için en iyi doğal ilaçtır. Avokado, vücutta toksit maddeleri etkisiz hale getirerek, yaşlılığa yol açan zararlı maddeleri yok eder. Dolayısıyla yaşlanma sürecini yavaşlatarak hastalıkları önlemede önemli rol oynar.
İçeriğinde bulunan protein, mineral ve vitaminler küçük çocukların ve hamile bayanların dengeli ve sağlıklı beslenmelerinde çok gerekli olan maddelerdir. Avokado, vücudun karbonhidrat, protein ve yağ metabolizmasında düzenleyici olarak görev yapar.

Gebelikte Avokadonun Önemi

%40 lif içerir. Folik asit, potasyum, vitamin (C ve B6 bakımından zengindir.Anneye faydası; kabızlığı önlemesi ve bulantıları azaltması. Bebeğe faydası; beyin ve sinir gelişimini sağlaması.

Nasıl Tüketebiliriz ?
Avokadoyu diklemesine ortadan kesip içindeki çekirdeğinden ayırdıktan sonra kaşıkla kabuklarından ayırarak çok rahat çıkartabiliriz. Sade olarak ben sevmediğim için yanına arkadaş bulmayı tercih edenlerdenim. Sabah kahvaltısında domatesle birlikte yiyebilirsiniz, üzerine az zeytin yağı ve limonla muhteşem bir ikili oluyor ;)


Tadı tuzluya ve tatlıya kolayca uyum sağladığından dolayı tuzlu istemeyenlere önerim ise balla karıştırıp ezilip ekmeğin üstüne sürerek yiyebilirsiniz. 


Şifa olsun bol bol potasyum, protein, kalsiyum olsun . 
Afiyet Olsun ;)

Yeliz.

Masum Olmayan Masumiyet Müzesi :)

Bugün sizlere "Okudum" bölümü için bir kitap paylaşımı yapmadan haftayı kapatmak istemedim.. Menüde bugün Orhan Pamuk'un ünlü kitabı Masumiyet Müzesi var. Çoğunuzun Orhan Pamuk' a ön yargısı olabilir de olmayabilir de. Ama bazı eserler edebi açıdan değerlendirilmeyi hak eder. Masumiyet Müzesi'de bu kategori içerisinde yer alıyor.

Gelelim kitabımızın konusuna: 


70'li yılların burjuvazi kültürünün dile getirildiği,  Kemal'in uzak akrabası olan Füsun'a aşık olmasıyla olay örgüsünün başladığı bir kitaptır. Kemal nişanlıdır fakat Füsun'a da saplantılı bir şekilde aşık olmuştur. Bu durum işin içinden çıkılamayacak bir hal almaya başladığında Füsun ve Kemal istenmeyen bir ayrılık yaşamak zorunda kalmışlar, ancak bir şekilde  ikisi de çok farklı hayatlarda yine bir araya gelmişlerdir. Kemal Füsun'un yokluğunu, bir araya geldiklerinde ondan gizli gizli aldığı eşyalarının, ona anımsattığı hatıralar ile bastırmaya çalışsa da bunda çok başarılı olamamıştır. Masumiyet Müzesi' nde arkadaşlık, aile, evlilik, ikili ilişkiler, akrabalık gibi birçok konudan söz etmek mümkün. Ama kitabın asıl konuşu tutkulu bir aşkın birçok aşamadan geçerek kavuşulduğunu okuyucuya betimlemeler yapılarak, sizleri o ana geri götürecek şekilde anlatılmıştır. 



Masumiyet Müzesi, Orhan Pamuk'un girişimiyle kitapta da anlatıldığı gibi Kemal'in  Füsundan aldığı eşyalarının yer aldığı müzede sergilenmektedir. Müzenin adresini aşağıya yazacağım, merak edenler beyoğluna yolları düştüğü zaman ziyaret edebilirler :)




    Adres: Firuzağa, Çukur Cuma Caddesi,Dalgıç Çıkmazı No:2, 34425 Beyoğlu/İstanbul
    Saatler: 
    Bugün açık · 10:00–18:00



Sevgilerle..

Özge.


Ombreli Saçlardan Kurtulun !!!

Güneşin yüzünü gösterdiği ancak, Uludağ'a yağan kar nedeniyle içimizi üşüten bir soğukla herkese merhaba :)



Konu yine saçlar olunca baharın ayak seslerini duyduğumuzda, vücudumuzda değişim sinyallerini hissetmemek mümkün değil tabi.. Geçtiğimiz ve bir önceki yılda olduğu gibi revaçta olan ombreli saçlar ne yazık ki popülerliğini kaybetti ve #ensevmediğim listemizde yerini aldı. Tamam ama neden?! 

1. Sokağa çıktığımızda artık neredeyse 10 kişiden 8'i ombreli ve bu sizin sıradanlaşmanıza ve aynı olmanıza neden olur.



2.Ombreli saçlar yıkandıkça, saçlarınızda akma meydana geldiği için çok fazla renk eşitsizliğine neden olur ve saçlarınız bakımsız görünmeye başlar. Hele o sarı alt tonlu kızıla dönen ombreler.. Koşarak uzaklaşın..



3. 2016 yılında doğallığın ön planda olduğunu düşünürsek, ombreli saçlar sizi yapay bir görünüme itecektir.


4.Ve benim için en önemli olan; tek tip insan görmekten sıkıldık ve tek renk saç görmeyi özledik !!!


Tabi bunlar benim nacizane fikirlerim zevkler ve renkler şüphesiz ki tartışılmaz:)


Ama  boyalı saçları olanlar için önerilerim var elbette ki :) Bu sene doğal tonlar revaçta olacak gibi gözüküyor. Tabi birde Gigi Hadid'in bayılarak beğendiğimiz kontürlü saçları. Evet sadece yüz ve vücut için değil, saçlar için de kontürleme var artık. Peki ama nedir bu kontürleme ? Yüz hatlarını belirginleştirmek  ya da daha soft gözükmesini istediğiniz bölgeler için saçta yansıma kullanılarak , saçlarınızı ve yüzünüzü daha doğal gösterecek, benim tabirimle güneş parıltıları oluşturan boya tekniği.  Sarı saçları tercih edecekler için daha grimsi ve plaj sarısı dediğimiz altın yansımalı ve beyaz sarı tonlar oldukça popüler. Koyu saçlarda ise elmas ışıltısı, koyu çikolata kahveler ve oldukça doğal duran koyu kestaneler ..
SARIŞINLAR İÇİN BU BAHARIN EN ÖNE ÇIKAN 3 SAÇ TRENDİ
     Plaj sarısı-Altın sarı                                            Küt beyaz sarı                                  Kontür sarı

Gri demişken bu sezon doğallığın trend olduğunu söyledik ancak tabiki istisnalarımızda yok değil :) Gri saçlar !!! Beğenmekle beğenmemek arasında kaldığım kimine yakıştırdığım kimine de  Allahım neden dolu bakışlarla baktığım saç rengi. Eğer beyaz tenliyseniz ve sarı alt tonlu gri yaptıracaksanız iskandinav asıllı doğallığı yakalayabilirsiniz. Tabi bunun için kesinlikle kendinizi emin ellere teslim etmeniz şart ! Ama esmerseniz ve siyah alt tonlu ya da sarı alt tonlu griyi düşünüyorsanız, düşünmeyin! Bu sizi 1001 Dalmaçyalı' daki Kruella karakteri gibi gösterecektir. Esmerler kesinlikle yüzlerini sıcak gösterecek bakır ve rose dediğimiz alt tonlu griyi tercih etmeliler.


   Sarı Alt Tonlu Gri Saç


   Rose Gri


   Kruella Mod- X (Yapmayın Canlarım )


Gelelim saç modellerine:)

Bu sezon daha keskin ve net saç kesimlerini göreceğiz. Uzun saçlar elbetteki tercihimiz ama bele kadar saç modası ne yazık ki geride kaldı. Onun yerine omuzlardan biraz daha uzun ya da kısa düz kesim saçlarınızı hem bakımlı hemde sağlıklı gösterecektir. Bakımın kolaylığı da ekstra avantajı . Kısa düz kesim küt saçlar ise sezon tercihi :) Tabi burada trendlerden önce sizin yüz tipinize gidecek olan saç modelini seçmeniz her şeyden önce önemli.

Toplu saç modeli isteyenlerde, her ne kadar karşı olanı varsa da Ariana Grande modeli dediğimiz doğal yarım tepeden toplanmış saçlar sizi daha cool gösterebilir. (Yeliz ve Büşra buna katılmıyor :) ).





Saç bakım rutinim, kullandığım şampuan, bakım ürünlerini  ve tarakları sonra ki yazılarımda okuyabilirsiniz :)

Sevgilerle..

Özge.

17 Mart 2016 Perşembe

Sizi Alıp Uzaklara Götüren "YİRUMA"

Birazda dinlediklerimi paylaşayım sizinle:) Bloğumuzu açtığınızda sizleri karşılayan müziğin bestecisinin ta kendisi Yiruma :)Bu kız nereden buluyor böyle entel dantel şeyleri diye çevremden çok sık duyuyorum ama Yiruma'yı dinlediğinizde sizlerde bana katılıp o eşsiz müziğe kendinizi salıvereceksiniz..

                                     

Yiruma asıl adı Lee Ru Ma olan uzak doğulu başarılı, besteci ve piyanisttir. Asya, Avrupa ve Kuzey Amerika'da sık sık kapalı gişe konserler verir. Eğitimini Londra'da King's College da almıştır. En önemli eserleri "River Flows in You", "Kiss the Rain" ve "May Be" dir. En ünlü albümü First Love 2001'de yayınlanmıştır.


                                                                      Kiss The Rain


                                                                       Remember

Piyano çalmaya beş yaşında başlamıştır,1988'de The Purcell Scholl Of Music okulunda okumak için Londra'ya taşınmıştır.Güney Kore Deniz Kuvvetleri'nde görev yapmak için İngiltere vatandaşlığından vazgeçtiğinde,2006'dan itibaren Güney Kore ve İngiltere çifte vatandaşlığı bulunmaktadır.

Yiruma'yı dinleyebileceğiniz link;

https://www.youtube.com/watch?v=rhN7SG-H-3k&list=RDEMhuFBQZjAbqm2AIs7K91BHw

Efsane Dizi- Game Of Thrones

Yine efsane bir dizi önerisiyle sizlerleyim:)



Yine benim taaa Üniversite zamanımdan gelen bir dizi olan Game Of Thrones benim bugüne kadar izlediğim en en en en en sevdiğim, büyük heyecanlara kapıldığım 10 ayın sultanı diye adlandırdığım mükemmel bir dizi.  Neden 10 ayın sultanı diyorum çünkü dizi 10'ar bölümler halinde yayınlanıyor ve siz tam heyecana kapılmış bu sefer ne olacak şimdi dediğiniz zaman dizi hoop sezon finali yapıyor. Bu durum aslında sinir bozucu gibi gözüksede aylar yaklaştıkça sizi bir heyecan kaplıyor :) Mesela Nisanda yeni sezon var ben çoktan gün saymaya başladım bile... Dizi, ABD televizyon kanalı HBO'da yayınlanıyor. George R. R. Martin'in epik fantezi serisi Buz ve Ateşin Şarkısı'ndan uyarlanmış olan dizi, adını serinin ilk kitabından alıyor. Dizinin jeneriğinden tutun, müziklerine kadar her şey kusursuz..

Bu kadar methiye yeter gelelim dizinin ne anlattığına...





Hanedanların verdiği çekişmeli taht kavgaları ve adından da anlaşılacağı gibi taht oyunlarından meydan muharebelerine, mistik güçlerden çekişmeli aşk mücadelelerine tanıklık edeceğiniz bir dizi. Yaz aylarının yıllarca ve güzel geçtiğini ama kış geldiği zaman yerin yerinden oynayacağını insan savaşlarının bir öneminin kalmayacağını bize "winter is coming" sözüyle beynimize çivilemişlerdir. Aslında her şey kış yarının lord u Eddard Stark'ın  kralın eli olarak 7 krallığın merkezine gitmesiyle başlamış sonu gelmeyen bir mücadeleye dönüşmüştür. Paylaşılamayan krallıktan kimler gelip geçecek hala ben bile bilmiyorum. 




Tabi birde "mother of dragons" ejderhalarımızın annesi Khalesi Daenerys Targaryen, var. 7 krallığın kralı olan babası çılgın kral ejderha soyundan  ve Targeryen Hanesinin lordu Lanisterler tarafından öldürülmüştür. Savaş zamanındaDaenerys Targaryen, ve abisi  dar denizin ötesine sürgün hayatı yaşamaya mahkum edilmiştir. Taa ki doğum gününde ona hediye edilen ejderha yumurtalarının onu bambaşka bir hayata sürükleyeceği zamana kadar. Söylemeden edemeyeceğim Allah herkese sıkıştığında "dracarys" diyebileceği bir zaman dilimi yaşamayı nasip etsin :D Dizi kesinlikle ama kesinlikle izleyin ne demek istediğimi o zaman anlayacaksınız :) 


Tabi ak gezenleride( white walker ) unutmamak lazım, öyle bir anda öyle bir yerde ortaya çıkıyorlar ki ya yok artık dememeniz mümkün değil.. Bir de unutmadan Jon Snow şuan akıbeti belli değil bizlerde merakla bekliyoruz. :)



Umarım sizi amaçladığım gibi spoiler vermeden merak ettirmeyi başarmışımdır :)

Ps: Dizide kimseye bağlanmayın normal hayatta da bağlanmayın zaten ;););););)




Dizi linkleri;

http://www.dizist.net/dizi/game-of-thrones2/

Dizinin müzikali:) 

https://www.youtube.com/watch?v=yewBCGW9UWs

Sevilerle..

Özge.


Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...